İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER
Bizlere üsve-i hasene yani en güzel örnek olarak gönderilen
efendimiz (S.A.V) sağlık alanında da en faydalı olan tedavi usullerini
bildirmiştir.
Peygamberimiz (S.A.V)’in yaptığı ve yapılmasını tavsiye ettiği işlerin
şüphesiz bir anlamı ve hikmeti vardır. Onun hayatı bizim için örnektir:
“And olsun Allah’ın Resulü’ nde sizin için Allah’ı ve ahireti arzu eden
ve Allah’ı çok anan kimseler için (uyulacak) en güzel bir örnek vardır”
(el-Ahzâb, 33/21).
Zamanımızın tıp ve ilim adamları, hacamatın daha birçok yararlı ve tedavi edici tesirinin bulunduğunda ittifak halindedir.
Peygamberimiz ”üç şeyde şifa vardır. Bal şerbeti içmekte, kan aldırmakta
ve kızgın bir aletle dağlama yaptırmakta. Fakat ben dağlama yaptırmayı
sevmem.”(8) buyurmuşlardır.
Ebu Kesbe el-Enmari radiyallahu anh anlatıyor: “Resulüllah
aleyhissalatu vesselam başından ve iki omuzu arasından hacamat olur ve:
“Kim bu kandan akıtırsa, herhangi bir hastalık için, bir başka ilaçla
tedavi olmasa da zarar görmez!” buyururdu.” Ebu Davud, Tıbb 4, (3859);
Ibnu Mace, Tibb 21, (3484).
Hz. Peygamber (S.A.V) bizzat kendisi Ebû Taybe adında bir Haccâm’a
hacamat yaptırmış ve başından kan aldırıp haccâma ücretini ödemiş ve
şöyle buyurmuştur: “Kan aldırma yollarının en güzeli hacamattır. (yahut
hacamat sizin en iyi tedavi yollarınızdır)”(Buhâri, Tıb 13; Müslim,
Musakat 62, 63; Ebû Dâvûd Nikâh 26, Tıb 3).
Hz. Peygamber (S.A.V) ihramlı iken hacamat yaptırmıştır (Buhârî,
Savm, 22; Müslim, Hac 87, 88; Ebû Dâvûd Menâsik 35). İhramlı iken saç
kestirmemek şartıyla hacamatın caiz olduğu hususunda âlimler arasında
görüş birliği vardır. Aynı şekilde Hz. Peygamber (S.A.V) oruçlu iken de
hacamat yaptırmıştır. Yani kan aldırmıştır (Buhârî, Tıb II; Ebû Davûd,
Siyâm 29).
Hz. Enes radiyallahu anh anlatıyor: “Resulullah aleyhissalatu
vesselam buyurdular ki: “Miraç sırasında yanlarından geçtiğim her cemaat
bana mutlaka “Ey Muhammed! Ümmetine hacamat olmalarını emret!”
demiştir.”
İbnu Ömer dedi ki: “Ben Resulullah aleyhissalatu vesselam’in: “Aç
karnına hacamat olma idealdir, (onda şifa ve bereket vardır) aklı
artırır. Hafızayı güçlendirir. Hafız olmak isteyenlerin hıfzetme
kabiliyetini artırır. Hacamat olmak isteyen Allah’in adıyla perşembe
günü hacamat olsun. Cuma, cumartesi, pazar günlerinde hacamat olmaktan
kaçının. Pazartesi ve Salı günü de hacamat olunuz. Çarşamba günü hacamat
olmaktan kaçının: Çünkü o, Eyyüb ( a.s ) ’ in belaya düştüğü gündür.
Cüzzam ve alaca hastalığı da sadece çarşamba günü veya çarşamba gecesi
zuhur eder” dediğini işittim.”
Amerika’ lı bir profesör hastalıkların %90’ının kanın temizlenilmesi
ile tedavi edilebileceğini iddia etmiştir .Kanın temizlenmesi ile bu
denli hastalıklara karşı başarılı sonuç alınması konunun önemini ortaya
çıkarmaktadır. Özellikle psikiyatrik rahatsızlıklarda önemi tahmin
edilenin çok üzerindedir. Çağımızın hastalığı haline gelmiş ve son
yıllarda çok fazla miktarda görülmeye başlanılmış depresyon tedavisinde
kanın temizlenilmesi ile muhteşem derecede olumlu etki alınabilmektedir.
Depresyonda beyin hücreleri olan nöronların birbirlerine bağlantı
yaptıkları sinaptik aralıklarda seratonin, adrenalin ,noradrenalin ve
dopamin gibi hormonların geçiş hızında bozulma olmaktadır.
Bu bozulmaya bağlı olarak enerji kaybı, yorgunluk, umutsuzluk, karar
vermede güçlük, unutkanlıkla seyreden ve daha ağırlaşmış safhalarında
insanları intiharlara kadar götüren depresyon rahatsızlığı
gelişmektedir. Burada kanın kirliliğinin büyük önemi vardır. Depresyon
tedavisi uyguladığım hastalarımda gözlemlediğim çok önemli bir gerçek
var.
Bu hastalarımın kanlarını vermelerini sağladığımda ve kendilerine kan
temizleyici sebze ve bitkiler, bazı baharatlar önerdiğimde ilaçlara
ihtiyaçları bir süre sonra ortadan kalkmaktadır. Neşeleri yerine
gelmekte, vücutlarındaki yorgunluk, ruhlarındaki umutsuzluk yok
olmaktadır. Bu bitki ve baharatlara uzun süre ve düzenli bir şekilde
devam etmeleri olağanüstü sonuçlar elde etmelerini sağlamaktadır.
Sağlığımızı etkileyen birçok rahatsızlıklar aslında zihinseldir. Kanın
temizlenilmesi ile belirgin bir değişim meydana gelir. İnsanın sağlıklı
düşünebilme özelliği gelişir ve zihni muhteşem bir devrim yaşar.
Süreklilik arz eden kronikleşmiş birçok hastalıklarda; migren,
romatizma, mide barsak rahatsızlıkları, el ve ayaklarda üşüme, şeker
hastalığı, karaciğer yetersizliği, zihinsel ve ruhsal birçok
hastalıklarda, böbrek hastalıklarında kan vermenin faydaları
belirgindir.
Kan seviyesi düşük anemik ve hemofili hastaların kan vermelerinin uygun
olmadığını da belirtmekte yarar var. Kan vermeye karar verildiğinde bir
tahlil yaptırarak kişiler vücut kan seviyelerinin kan vermeye elverişli
olup olmadığını kısa bir zaman içinde öğrenebilirler. En son kararın bir
tıp doktorunun muayenesinden geçildikten sonra verilmesinin uygun
olacağını özellikle belirtmekte yarar görüyorum.
Peygamberimiz ‘ Her kim ayın on yedi on dokuz ve yirmi birinci
günlerinde kan aldırırsa kan hücumundan dolayı meydana gelen birçok
hastalıklardan şifa bulur.’ (10)buyurmuşlardır.(10) E. Davud Tıp H.
3861; Tirmizi Tıp H. 2051
İbni Sina, ‘el kanun fi‘t Tıbb’( Tıbbın Kanunu) isimli meşhur eserinde
bu hadislerle ilgili olarak şu şekilde görüş belirtmektedir. “Arabi
ayların başında kan aldırmak tavsiye edilmez. Çünkü vücuttaki sıvı
maddeler ayın ilk günlerinde fevkalade çok ve hareketli değildir. Çünkü
bu günlerde sıvı maddelerin seviyesi düşüktür. Dolunay günlerinde ise
ayın çekim gücünün artması sebebiyle vücuttaki sıvı maddeler hem
çoğalmış hem de hareketlenmiştir. Bu sebeple bu günlerde alınan kan
kişiye zarar vermez”.(12)
web sayfası
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder